1 Mayıs 2011 Pazar

seyrek

bir satırbaşı başlamasa (kendiliğinden), başlatmasak bu sefer (etkiyle), yazmasak, yazmayalım.
yazmayalım o zaman.

kimin ne yaptığı, nereye gittiği, ne yiyip ne içtiği çok da önemli olmasa.
düşünmesek, görmesek, duymasak.
nesneler anlatmasa.
anlatmak istediklerinden fazlasını anlatmasalar.
sussa tüm evren.

nasıl bir bilinç atfetme durumuysa artık.

yazmayalım.

sokakta aksayarak yürüyen kadının başına gelenleri, bir arkadaşın sevgilisiyle neden tartıştığını, birinin eylemde kafasına çarpan taşın ne kadar ağır olduğunu ve ne tür bir hasar verdiğini, yasaklı sözcüklerin bolca bulunduğu sitelerin neden 'girilmez yasak kardeşim' olduğunu, bize sunulan imkanların, eğitim sisteminin, sağlıksız beyinlerin, aşkın, sevginin, vefanın, çokyüzlülüğün, umursamazlığın, toplumsal uyuşukluğun...

üzerimize serpilen ölü tozlarının. ölülerin.
 pırıltıları.

ne gerek var bilmeye, anlamaya.

bilmesek. anlamasak.

korkmasak.

yazmasak.

ne diye yaşardık? sıkıcı olurdu hayat.

şimdi ne diye yaşıyoruz? 

bak, yığınla cevabım var buna:
uyumak, yemek yemek, sevişmek, düşünmek, zaman geçirmek, hayal kurmak, para kazanmak, çocuk yapmak, şiirler yazmak, müzik yapmak, anlamak, bilmek (başa döndüm), sevmek, dedikodu etmek, üzülmek, 'umutsuzlanmak', kültürlenmek, eğitilmek, küfür etmek, kavga etmek, seyretmek, fark etmek, pes etmek, yok etmek, hazzetmek, hazmetmek, def etmek,,, 

olmak, eylemek, kılmak. 

farklı yaşam formlarına dönüşebileceğimize inanmak. 

ve benzerleri, benzemek, oynamak, dönüşmek, gelişmek, taş atmak, yok olmak, var olmak,

'için.'


bu kadar anlattıktan sonra.
başa mı döneyim. başım mı dönsün. baş mı bana dönsün.

???

10 yorum:

white rabbit in the forest dedi ki...

sevdim. cevapların pek çokmuş. onları da sevdim..

negatif dedi ki...

ben yoğun olanı, okuyunca insanı boğanı, nefes aldırmayanını severim.

başım dönsün isterim bir şey okuyunca, dinleyince, izleyince. ağrılar saplansın orama burama, kendimden geçeyim, kendime gelemeyeyim ve yıkılayım ve tekrardan yerine koyayım. bambaşka bir insan olarak.

yazabilir misin böylesini?

seyrek ne?

ne seyrek?

yazabilir misin içinde olanı, olduğu gibi?

düşündüğünü düşündüğün gibi?

bildiğini?

en büyük düşmanımız içimizdeki korkuymuş.

sudan korktuğun gibi zamandan da korkuyorsun.

geç kal, geç kalsın, fark etmesin. fark etmez.

yazamazsın işte. seyrek.
korkuyorsun. tukaka pis.

negatif dedi ki...

daha çok cevabım var, ama cevaplarımdan az olan şeyler de var. o yüzden hepsini yazamadım.

:)

white rabbit in the forest dedi ki...

anlattığın hisse bir kısaca tutku diyoruz:) bunları hissettirecek şeyler yazamam. içimdekini olduğu gibi de yazamam, hep eksik kalır..

negatif dedi ki...

yine üzerine alınmışsın sanırım :) kendime dyorum ben onları. kendim kendime diyor.

white rabbit in the forest dedi ki...

biliyorum öyle olduğunu; ben de kendi kendime aynısını deyip cevabını veriyorum. bi daha yazmam o zaman, gidip kendi kendime konuşurum.
ayrıca 'üzerine alınma' lafını sevmiyorum.
:)

negatif dedi ki...

sevmiyorsan bir daha söylemem ben de. kendinle konuşma, benimle konuş. olmaz mı?

white rabbit in the forest dedi ki...

olabilir tabi.

negatif dedi ki...

bir ihtimal dahilinde diyorsun. çok şanslıyım yine de.

white rabbit in the forest dedi ki...

her şey ihtimal dahilinde şu yalan dünyada, öyle değil mi şekerim?